Yunanlılar Türk azınlıkların organizesinden korkuyor
Yunanistan da Estia’ gazetesinde Efthimios P. Petrou imzasıyla yayınlanan yorumda, Bulgaristan’ın AB’ne tam üye olmasından sonra buradaki Türk Azınlığın serbest dolaşım hakına kavuştuğu belirtilmekte ve bunun Yunanistan için “saatli bomba” gibi her an patlamaya hazır bir tehlike olduğu vurgulanmaktadır. Efthimious P. Petrou şu görüşleri ortaya atmaktadır: “Son dönemde dikkattimizi Skopia’ya (Üsküp) ve isim sorununa odakladık.Fakat henüz olgunlaşmamış uluslararası ilişkiler, Yunanlıların çoğunluğunun kabul etmeyeceği çözümler dayatabilir. Ancak bunun sorumluluğu sadece bugünkü hükümete ait değildir. Geçmiş dönemden devraldığı değişik durum üzerinde çalışmalar devam etmektedir. Sorumluluk daha çok zamanı gerektiği gibi kullanamayanlara aittir ve konu da gittikçe daha kötü bir durum arzetmektedir.
Skopia ile ilgili sorunlar sadece isim üzerinde toplanmaktadır. Bu küçük ülkeden doğrudan tehlike gözükmemektedir. Yugoslavya’nın dağılmasının üzerinden 15 yıl geçti ve ülke zaman zaman iç savaşın eşiğine geldi. Ancak sınırlarımıza karşı kontrolsüz bir göç belirmedi. Bunun yanısıra Yunan yatırımları bu ülkenin ekonomisinde önemli rol oynamaktadır. Balkanlardaki durumu soğukkanlı bir biçimde analiz ettiğimizde doğrudan bir tehditin olmadığını görürüz. Ancak kuzey sınırlarımızda böyle bir tehlike vardır ve de her zaman patlamaya hazır saatli bir bomba gibidir.
Burada Bulgaristan’daki Türk Azınlığını kastediyorum. Burada milli azınlık olarak tanınan yekpare bir nüfus bulunmakta, bunlar Trakya’daki Müslüman azınlığa çok yakın yerlerde yaşamaktadırlar. Bulgaristan Türklerinin siyasi organları bulunmakta ve ülkedeki olayların içine girmiş durumdalar, ancak, bütün ülkede olduğu gibi onlar da ekonomik sorunlarla karşı karşıyadırlar. Doğal olarak Sofya hükümetinin herhangi bir düşman tavrı ve kötü niyetli planlamaları yoktur. Ancak bu hiç bir şey ifade etmemektedir. Sorun resmi hükümet tarafından yaratılmayacaktır. Bazı Türk merkezleri tarafından yaratılacak. Ve, belki de nüfusun topluca hereket etmesi şeklinde olacak. Kademeli olarak bunlar Batı Trakya’ya yerleşecek, buradaki Müslümanların nüfusları artacak, ses tonları yükselmeye başlayacak ve böylece Yunan hükümetinin uzun yıllardan bu yana bölgede sağlamaya çalıştığı istikrar ortamı “havaya uçacak” Bulgaristan AB’nin tam üyesi olduğundan teorik olarak her AB ülkesi vatandaşının birlik ülkeleri arasında serbest dolaşım imkanı vardır. Bulgaristan’ın ekonomik durumu dolayısıyla, veya da doğu’dan herhangi bir merkezin tahrikiyle , buradaki Türkler kuzeydeki topraklarımıza yönelirlerse, işte o zaman buna karşı gelmemiz çok zor olacaktır… Bu durumda yasaklar ve polisiye tedbirler kabul görmeyecek, çünkü AB gerçeğine aykırı olacaktır. Brüksel’in itirazları ile karşı karşıya kalacağız. AB’nin bir iç sorunu olduğundan, diğer üyelerden dayanışma da isteyemeyeceğiz. Biz Yunanlılar duygusal davranma eğiliminde olduğumuzdan, sınırlarımızı korumak için olağanüstü önlemler almamıza izin vermeyen Avrupa’lı ortaklarımıza da karşı gelebiliriz. Bu durumda bazı uç davranışlar olabilir, bu da Brüksel’le olan ilişkilerimizi zedeleyebilir. Bu durumda, olayı bizlere karşı kullanmak isteyenlerin aklında da bazı fikirler mutlaka vardır. Bulgaristan’ın AB’ne girişiyle birlikte sınırlarımızı da açtığımızı unutmamak gerekir. O zamanlar, gerçekten de burada bir Türk azınlığın sorun olabileceğini kimse düşündü mü? Öyle bir sorun ki, örneğin Almanya’ya göç eden Çek’lere, Polonya’lılara yada Baltık ülke vatandaşlarına benzememektedir. Ancak, çok değişik bir durumla karşı karşıya olduğumuzu ortaklarımıza anlatabilecek miyiz?”
Yazıya karşı yorum
Estia, gazetesinde sayın Efthimiou P. Petrou imzası ile yayınlanan yazıyı defalarca okudum. Sıyın yorumcu Efthimiou’a bir türlü hak veremedim. Bulgaristan’da yaşayan Türkler Bulgaristan’ın demokrasiye geçişi ile bir siyasi parti çatısı altında birleştiler. Bundan güzel bir şey olamaz. Bulgaristan Devleti onlara bir Bulgar’ın sahip olduğu bütün hakları verdi. Daha ne isterler ki? Türklerin çoğunlukta olduğu bu parti yöneticileri ve partililer bugüne kadar Bulgaristan’ın birlik bütünlük ve refahından başka bir şey düşünmediler. Zaten, biz Türkiye de yaşayan Türkler olarak da bunun böyle olmasını istiyorduk.
Sayın yorumcu Efthimiou P. Petrou, yorumunu yazmazdan önce Türkiye, Bulgaristan ve Yunanistan da yaşayan Türkler ile görüşüp düşüncelerini alsaydı bu yorumu yapmazdı. Halkın desteklemediği hiçbir oluşum ile devlet yönetilemez, idareciler oluşturulamaz. Bulgaristan ve Yunanistan Türklerinin birleşmesinden, kaynaşmasından ne Bulgaristan’a nede Yunanistan’a zarar gelmez. Tam tersi yarar gelir. Dostluk iyi komşuluk güzel ilişkilerin oluşması için gerekli uğraşın verilmesinden yanayım. Ne siz Yunanlılar nede biz Türkler geçmişi düşünüp yorum yapmayalım. Bu günü ve yarını düşünelim dost olalım. Birlik olalım dostluk düşüncemiz ve iyilik temennilerimizi daima gündemde tutalım diyorum.
Türk – Bulgar – Yunan
Dostluk ve Kültür Derneği Başkanı
Sami Gültekin
Sınır ötesi
Sayın okuyucularımız, sınırlarımız içerisi bizleri ne kadar ilgilendiriyorsa sınırlarımızın ötesi de günümüz koşullarında artık bizleri o derece ilgilendiriyor. Dünyanın bir uçunda olan bir deprem, bir savaş, bir ekonomik kriz vb. dolaylı yönden ülkemizi ve ülkemiz insanını etkilemektedir.
Özellikle Türkiye’nin batı ucunda yaşayan bizler için Balkan ülkeleri ve Avrupa ülkeleri çok daha fazla önem arz ediyor. Bu düşünceler içersinde sınırın ötesindeki bilgileri siz okurlarımızla paylaşmak için “Sınır Ötesi” gazetesini çıkarma kararı aldık.
Yurt dışında çalışan, ticaret yapan, turist olarak gidip – gelenler ile eş – dost – akrabaları bulunanlar karşılaştıkları olumlu ve olumsuz olguları gazetemize yazı ile bildirmelerinde bunu gazetemiz sütunlarında yayınlayacağımız gibi ayrıca konunun takipçisi olacağımızın da bilinmesini isteriz.
Gazetemiz “Sınır Ötesi” sadece Türkiye’de dağıtılmakla kalmayıp Bulgaristan, Yunanistan, Makedonya ve Kosova’da ki partnerlerimizce oralarda da dağıtımı sağlanacaktır.
Kısacası gazetemiz siz okurlarımızın yurt içinde ve yurt dışında sesi olacaktır. Bunun için bizlerle gerek +90.284.214 82 10 telefon ve faksımızdan, +90 546 515 35 74 numaralı telefonumuzdan, gerek yurt.22@hotmail.com mail adresimizden ulaşabilirsiniz.