Koyun birinde Halil ve Ibrahim adinda iki kardes yasarmis. Annelerini ve Babalarini cok erken yaslarda kaybettiklerinden, birbirlerine hem kardes, hem ana, hem Baba, hem de arkadas olmuslar. Yillar yillari kovalamis… Once Halil, sonra Ibrahim askaerliklerini yapip gelmisler.
Babadan kalan bes – on donumu ekebildikleri kadar ekip – bicer, Allahin verdigini esit olarak aralarinda boler, kit kanaat gecinirlermis…..
Halil, yavuklusu ile evlenmis, bir oglu olmus. Ibrahim de yavuklusu ile nisanlanmis, evlenebilmek icin harmani bekliyorlarmis. Bu arada evlerinin arkasina, Ibrahim evlendiginde rahat etsin diye, kerpicten iki goz oda ilave etmisler…
Harman zamani gelmis, ekinler altin sarisi oldugunda iki kardes urunlerini bicip, dovmeye baslamislar…..
Halil, cocuguna alacagi uc tekerlekli bisikleti, Ibrahim de dugununu duslerken, butun isi bitirmisler. Harman yerinin ortasinda buyuk bir saman kumesi, yaninda da, bir yillik emeklerinin karsiligi olan bir bugday kumesi olusmus……. Her zamanki gibi Kardes payi yapip, kumeyi tam ortadan ikiye ayirmislar. Biri kendi payindan bir teneke alip omuzuna vuruyor, arsanin kenarindaki evlerinde, kendi ambarina bosaltip geliyor, o gelince digeri ayni seyi yapip kendi bugdayini kendi ambarina tasiyormus……….
Cok yoruldugunu soyleyen Halil, hem biraz dinleneyim, hem de gelirken sana ayran getireyim diyerek eve gitmis…. Giderken de kendi kendine soyleniyormus: “ne kadar aptalim, cocuk bu sene evlenecek, ben yine kardes payi yapmasina musade ettim, benden cok onun ihtiyaci var”…. Ve sonra baslamis kendi ambarina o ana kadar tasidigi tasidigi bugdayin yarisini, kardesinin ambarina tasimaya….. yarisindan bi iki teneke fazla tasiyana kadar devam etmis. Sonra ayrani alip, harman yerine donmus.
Bu sefer, Halil bugdayin basinda kalmis ve Ibrahim kendi bugdayini tasimaya baslamis. Fakat o da eve dogru sirtinda teneke giderken, kendine kiziyormus: ” ne kadar bencilim.., benimkisi sadece keyfe keder, ama Abim evli, ustelik cocugu da var, onun ihtiyaci benden cok daha fazla, neden itiraz etmedim kardes payi yapmasina ki….” Daha hic kendi ambarina hic bugday dokmeden, direk olarak Abisinin ambarina tasimis kendine ait bugdayi yarisini……..
Bu, aksam gun batana dek, boyle surmus gitmis….. Ibrahim kendi payinin yarisini Halil in ambarina tasimis, Halil de ibrahimin….
Artik, her ikisinin de ambarinda bir teneke bile bugday koyacak yer kalmadiginda ve her ikisinin de yorgunluktan adim atacak halleri yokken, son bir kac saattir farkettikleri, ama inanmakta zorluk cektikleri gercekle yuzlesmisler:
Agustos ayinin piril piril gokyuzunde, tepsi gibi Dolunay, harman yerinde, hic tasinmamis gibi, sabah oldugu yerde, tam ortadan ikiye ayrilmis Bugday kumesini aydinlatiyormus……….