Gecikmiş Bir Ders

İçeriği Paylaş...

Sevgili Oğlum, ERGENEKON İddianamesi ile ilgili daha önce basın tarafından verilen bilgiler, dün bir şekilde resmi olarak açıklandı. Esasta bir değişiklik yok. Kısacası beklemeye devam ediyoruz.

Bir kısım basında dava sonuçlanmış gibi İDAM kararları açıklansa da ,Devlete ve Hukuka saygımız nedeni ile ortaya atılan maksatlı yalanlar karşısında bile, sadece susma hakkımızı kullanıyor ve kendimize kahrederek bekliyoruz.

Biz mağdur olarak susarken, bu işlere sevinenler ve seni hedef alıp demokrasiyi kurtardığını iddia edenler istediklerini söyleme ve saptırma özgürlüğünü pervasızca kullanmaya devam ediyorlar.

Saldırganlar sahte demokrasi söylemleri ile tüm özgürlüklere katlederken, mağdur olan sen ve bizler ne yazık ki kendi özgürlüğümüze bile sahip çıkamıyoruz. Özellikle basın olmak üzere hiç kimse gerçeği anlamaya ve bu çirkinliği önlemeye gayret göstermiyor.

Sanki sen ve bizler demokrat değilmişiz gibi, hazır bulanık su bulmuşken cumhuriyetle hesaplaşmaya söz vermiş olanlar demokrasi çığlıkları ile ulusalcı ve milliyetçi yaklaşımları ezmeye devam ediyorlar.

Neyse, bugün esas seninle paylaşmak istediğim konu bu değil. Dün Ergenekon açıklamasının ardından yani aynı gün akşamı basında “Bugün en çok neler konuşuldu” köşesine baktım da, rüya aleminde ve sessizce de olsa onları sana ileteyim dedim.

Devletin dört duvarı arasında da olsan, uğruna mücadele ettiğini düşündüğün ülkende insanların en çok ilgilendiği konulardan sen de mahrum kalma istedim;

Gülben ERGEN’in programına çıkmadı diye Okan BAYÜLGEN, Mehmet Ali ERBİL’e küfür etmiş.

Ajda PEKKAN, Mardin’de onarımı yapılan bir kiliseyi açmış ve adı orada bir sokağa veriliyormuş.

Abdüllatif ŞENER, beyin takımı oluşturuyormuş, dürüst insanlara kapıları açıkmış.

Madonna’nın erkek kardeşi ablasının eşcinsel olduğunu iddia etmiş.

Venezuella 5 nci kez Kainat Güzeli çıkarmış.

Borsada senetler 2.34 değer kazanmış.

Artist ve zengin Jolie-Pitt çiftinin ikizleri olmuş, tek kare pozları 11 milyon dolara satılmış.

Fenerbahçe, Carew’i takıma almak için “Çok gizli bir operasyon” yürütüyormuş.

Ve sıradan hale gelen kimsenin de fazla umursamadığı son bir habere göre de, Silopi’de operasyon sırasında iki Askerimiz daha şehit olmuş.

Benim çeteci oğlum, daha doğrusu hukuki olarak yapılan açıklamaya göre terörist denen oğlum, bu çok önemli haberleri okuyunca kendi kendime düşündüm de, biraz kendime biraz da sana kızdım;

Bayan değilsin artist olup bir sokağa adını verdiremezsin.
Kabiliyetin yok ki şamata ile insanları televizyon başında tutup uyutamazsın.
Paran yok ki borsada oyun kuranların arasına katılıp vurgun yapamazsın.
İstedikleri gibi bir beyin değilsin ki, parti kadrolarına giremezsin.

Anladık bunları yapamazdın da, Ülke sorunlarına çözüm bulacağım diye düşünüp yazmak, mücadele etmek, 2023 yılında Türkiye dünyanın 7 nci ülkesi olmalı diye platform kurmak yerine, bugün bu şartlarda nasıl ve kimlerle köşeyi dönerim diye bir şeyler de mi beceremezdin? Gemiler, yatlar, katlar alacak fırsatlardan birini yakalayamaz mıydın? Hadi bunları da bırak ama, orman arazilerinden birine önce bir gecekondu daha sonra bir villada mı konduramazdın?

Tamam bu ülkeyi ve insanlarını her şeyden önde ve yüce tutmayı sana biz öğrettik de, bizi dinlemen şart mı idi? Gerçeklerin farkına varıp anamın babamın kafası geride kalmış diye kendi bildiğini okuyamaz mıydın? Ülke adına diye yutturup, aslında kendi çıkarın için bir şeyleri beceremez miydin be oğlum? Tahsilin sonrası AMERİKA’lıların isteğine uyup Büyük Orta Doğu Projesi ve Ilımlı İslam adına oralarda kalamaz mıydın ve bir haltlar yapamaz mıydın be oğlum?

Neyse oğlum, yine de şükürler olsun ki, ülke adına kendince yaptığın bunca çabadan sonra Devlet’in duvarları arkasında üç kişilik bir odaya hem de kira vermeksizin kapağı atmayı becerdin.

Canın sağ olsun oğlum, annen de ben de çok iyi biliyoruz ki hatanın büyük kısmı, belki de tamamı biz de. Hatamızı kabul ediyoruz ve senden özür diliyoruz.

Evet oğlum, tam tanımlarsak bana göre suçumuz aynen şöyle;

“ Ülke sorunlarına ve insani değerlere duyarlı bir evlat yetiştirmek ve mücadele de yalnız bırakmak.”

Ya Cezası ;

“Bir ömür kahır ve vicdan azabı. Kuyruğumuzu dik tutup önemli saymasak dahi ciddi bir iş kaybı ve maddi zarar.”

Ya sonrası canım oğlum ;

“ Bin kere dünyaya gelsek doğru olduğuna inandığımız aynı şeyi yapardık. Ama seni hiçbir yerde ve hiçbir konumda yalnız bırakmadan.”