Geçtiğimiz hafta yazdığım “bir dergidir gidiyor ya” başlıklı yazıma istinaden, tarafıma bir yazılı cevap gönderen Sayın; Sami Aladağ’ın yazısını, yorumsuz olarak yayınlıyorum.
Sayın Hamza YASA;
31/EKİM/2008 tarihli çıkan köşe yazınızı okudum. Öncelikle benim adımı da köşenizde kaleme aldığınız için teşekkür ederim. Tabi ki insanlar hatasız olmaz hepimizin eksiği ya da yanlışı vardır. Bu benim içinde sizin içinde geçerlidir. Ama şunu bilmeni isterim o günkü toplantıda sizi gördüm ama bana selam verdiğinizi görmedim. Selam kimden gelirse gelsin alınması gerektiğini düşünenlerdenim. Başta verdiğinizi söylediğiniz selamı eğer verdiyseniz de ki verdiğinize inanıyorum görmediğimi bilmenizi isterim. Bunu söylemekle ne göklere çıkarım ne de yerilirim. Bu yazıyı yazarak da kimseye bir şeyler kanıtlamak ya da ispat etmek amacında değilim. Ben siyasete başlayalı 5 sene oldu ve önümüzdeki seçim çok büyük iddialar içinde olmadığımı davranış ve tutumlarımdan anlamanızı umuyorum.
Sen bizlerin sürekli içindesin. Tüm İl Genel Meclisi üyelerini çok yakından tanıyor ve takip ediyorsun. Siyasetten maddi hiçbir beklentisi olmayan sadece doğruları söylemeye çalışan CHP’li Meclis Üyesiyim. Yeri geldi kendi partilim olan Belediye Başkanı ile bu meclis kürsüsünde restleştim yeri geldiğinde de eski Valimizle, ama hiçbiri kendi şahsi meselem yada çıkarlarım için değil di, hatta bu restleşmeler bazen bana ağır zararlarda verdi ama ben buyum eğrisi ile doğrusu ile Edirne Damızlık Birliği Başkanı ve İl Genel Meclis Üyesi Sami ALADAĞ ’yım. Genel olarak partimin anlayışı da doğruya doğru yanlışa açıkça kimseden çekinmeden yanlış demektir.
Sayın YASA şunu bilmenizi isterim ben Sayın Valimizin çıkardığı dergiyi görmedim. Ama dergiyi en kısa zamanda bulup inceleyeceğim. Ama şunu kabul etmelisiniz, ben yaptım oldu demek için söylemiyorum o gün meclisteki masalarımızın üzerinde Sağlık İl Müdürlüğünün dergisini görünce verdiğim tepki ister istemez sizleri de bu konuda hassas hale getirdi ki bugün bu güzel yazıyı kaleme aldınız. Bu ilde senelerdir resmi kurumlar il dışında dergiler bastırdığını, paraların ilimizden dışarı kaçtığını ben sizden öğrendim. Soruyorum size bu zamana kadar neden kimse sesini yükseltmedi? Ve siz köşenizde sormuşunuz nerede Sami ALADAĞ nerede Muhalefet? Bende size soruyorum nerede basın? Sizden başka bu konuyu ele alabilecek meslektaşlarınız nerede?” Bir elin sesi var” atasözümüz boşuna söylenmemiş. Biz hatamızı kabul eder, bu konuyu atladığımızı söylediğiniz gibi Valilik dergisinde de böyle bir durumun söz konusu olduğunu tespit ettiğimiz takdirde hem partim hem ben gerekli tepkiyi doğru yerde ve zamanda ortaya koymasını biliriz. Bu zamana kadar olduğu gibi bundan sonrada İlimizin çıkarları için çalışmaya çaba göstereceğimizi sizin yapıcı eleştiriler yaptığınız sürece de kendimizi geliştirmeye gayret edeceğimizi bilmenizi isterim.
Yalnız sizden de en kısa sürede mesaimin büyük çoğunluğunu geçirdiğim Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliğine gelerek çayımı içmenizi ve bu ve buna benzer konulardaki eleştirilerinizi ve fikirlerinizi karşılıklı olarak ta sohbet ederek duymak isterim. Çuvaldızı gerçekten onu hak eden insanlara hatta bazen kendi meslektaşlarına da batırmanı senden istirham edeceğim. En kısa sürede görüşmek üzere,
Sayın; Aladağ bilmenizi isterim ki; bu güne kadar çuvaldız batırmak konusunda, kendim dâhil hiçbir istisnam olmadı. Olamazda! Bir vesile en kısa sürede bende sizi Gazetemde misafir etmek isterim! Nazik davetinize teşekkür ederim…